Sayfalar

3 Mart 2015 Salı

İŞİTME SAĞLIĞI


İşitme duyumuz konuşmanın öğrenilmesi, toplumsal iletişimimiz ve sosyalleşmemiz açısından son derece önemli bir fonksiyondur. İşitme duyusu kulağın fonksiyonlarından biridir. Sağlam bir işitme fonksiyonu için kulağımızın normal olması kadar, merkezi sinir sistemindeki ilgili yapıların da normal olması gerekir.

İşitme Organlarının Yapısı

Kulağımız dış, orta ve iç kulak olmak üzere üç bölümden oluşur. Ortamdaki ses dalgalarının sağlam bir kulak kepçesi ve kulak yoluyla kulak zarına iletilmesi gerekir. Kulak zarı tarafından toplanan ses enerjisi orta kulakta yer alan kemikçikler yardımıyla iç kulağa taşınır. İç kulak salyangozundaki (kohlea) özel duyarlı hücreler, ses dalgalarından oluşan mekanik enerjiyi elektrik enerjisine dönüştürür. Elektrik enerjisi sinirler yardımıyla beyin sapındaki yapılarda hem işlenip hem taşınarak beynin ilgili bölümlerine iletilir ve işitme duyusu oluşur.


İşitme Kayıplarının Nedenleri

İşitme organlarının yapı ve çalışmasını etkileyen her türlü etken işitme problemlerine yol açabilmektedir. En basit olarak dış kulakta tam tıkanıklık yapan kulak kirleri dahi işitme azlığına neden olmaktadır. Dış kulak yolunda ayrıca tıkanıklık etkeni olarak çeşili iltihaplar, yapısal bozukluklar, kulak yolunun darlığı, hatta kulak yolunun doğumsal olarak hiç gelişmemiş olması, kulak tümörleri de işitme proplemlerine neden olacaklardır.

Orta kulağın etkilendiği durumlar da işitme sağlığını etkileyen önemli problemlerdir. Kulak zarının yapısındaki bozukluklar, delinmeler, incelmeler, çöküntüler, orta kulakta sıvı veya kan birikmesi; orta kulaktaki iltihabi olaylar, doğumsal anomaliler, iltihaplara bağlı kireçlenmeler, özengi kemiğinin kireçlenmesiyle işitme kaybına neden olan otoskleroz hastalığı işitme promlemlerine neden olur. Orta kulakta yer kaplayan damarsal, sinirsel yada diğer yumuşak doku kitleleri veya kanserleri de işitme problemi oluşturacaklardır.

İç kulak hastalıkları işitme sağlığına etki eden daha ciddi problemlerin nedenidir. İç kulaktaki hastalık doğuştan olabileceği gibi, çocukluk çağlarında, erişkinlik döneminde veya yaşlılık dönemlerinde de ortaya çıkabilir. 



Doğumsal olan işitme problemleri genellikle tam sağırlık şeklinde görülür ve mümkün olan en kısa sürede hastalığın tanınması ve tedavi önlemlerinin alınması çok önemlidir. Bu nedenle yenidoğan dönemindeki bütün çocukların işitme taramalarının yapılması gerekir. İşitme kaybı şüphesi olanlar yakın takip edilmeli ve gerekli tedavi önlemleri alınmalıdır.  Günümüz teknolojisinde hiç işitmeyen kulaklarda dahi normal işitme seviyelerine kadar tam sonuçlar alınan cerrahi tedavi yöntemleri vardır.

Çoukluk çağı viral hasalıkları da işitme sağlığı için önemli olabilir. Kızamık veya kabakulak gibi hastalıklar işitme kayıplarına neden olabilmektedir, anne ve babaların bu gibi durumlarda dikkatli olmaları gerekir.

Normal işiten bireylerde bir anda tam sağırlığa varacak kadar iç kulak tipi işitme  kayıpları gelişebilmektedir. Bu tip hasalıklarda işitme fonksiyonu 3 gün içinde önemli oranda azalma gösterir ve Ani İşitme Kaybı (AIK) olarak tanımlanır. AIK hastaları için zaman altın değerindedir. Mümkün olan en kısa sürede KBB hekimine başvurulmalı ve olabilecek en erken dönemde tedavi başlanmalıdır. Bu şekilde hastaların %80’den fazlası işitme fonksiyonlarını geri kazanabilmektedirler.

Pek çok dış etken kulak sağlımızı için zararlı olabilmektedir. Bunların başında bazı ilaçlar, ani basınç değişimleri, patlama şeklindeki ani gürültülere maruz kalmak, uzun yıllar gürültülü ortamlarda bulunmak sayılabilir. Kulaklıklar yardımıyla yüksek sesli müzik dinlemek de kulak sağlığı için son derece zararlı olabilmektedir.

İşitme Kaybında Tedavi Yöntemleri Nelerdir

Doğal olarak tedavi hastalığın tipine göre değişir. Doğumsal işitme kayıplarında biyonik kulak ameliyatları iyi bir yöntemdir. Mümkün olan en erken dönemde, genellikle ilk 6 ay içinde yapılmalıdır. 


Otoskleroz ameliyatı ile işitme kaybının tedavisi


Ani işitme kayıplarında hastalar genellikle steroid tedavisinedn çok fayda görmektedirler. Beraberinde yüksek basınçlı oksijen tedavisinin faydalı olduğuna inanılmaktadır. Kulak iltihaplarının her bir türüne göre özel ilaç yada ameliyat teknikleri gibi tedavi yöntemleri bulunmaktadır. İlaç yada cerrahi yöntemlerle yeterli sonuçlar alınamadığı durumlarda, yada birtakım kısıtlamalar nedeniyle tedavi yapılamayan durumlarda işitme cihazlarıyla rehabilitasyon teknikleri söz konusudur. Seçilecek işitme cihazının tipi de elbette mevcut işitme kaybının derecesine ve hastanın diğer özelliklerine göre son derece geniş bir yelpaze gösterir.


--
Prof.Dr. Mustafa Asım ŞAFAK,
Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi
Cerrahi Tıp Bilimleri Bölüm Başkanı
KBB Anabilim Dalı Başkanı
NEMJ Baş Editör
Lefkoşa, KKTC 

Mobile Phone KKTC: 0 542 877 55 66 
                         TC: 0 532 361 18 90
http://mustafaasimsafak.blogspot.com


ŞAFAK MA, MD.
Professor of Otorhinolaryngology
Head of Otorhinolaryngology Department
President of Surgical Science Division
Near East University, Faculty of Medicine
Chief Editor of Near East Medical Journal

          TR     +90 532 361 18 90


TEK BİR KAN TESTİYLE 8 AYRI KANSER İÇİN TANI KONULABİLECEK

Kanser tanısı genelde zahmetli ve pek çok testin yapılmasına dayanan zahmetli bir süreçtir. Şimdi "CancerSEEK" ismiyle anılan tek ...